Türklük

Mart’a Tekabül Eden İki Milli Değer: İstiklal Marşı ve Çanakkale Zaferi

Mart’a Tekabül Eden İki Milli Değer: İstiklal Marşı ve Çanakkale Zaferi
12 Mart 1921’de Büyük Millet Meclisi, Türk İstiklâlinin sesi, haykırışı olan İstiklal Marşı’nı kabul etti. 724 şiir arasından Mehmet Akif Ersoy’un şiiri Türk Milleti’nin bağımsızlığının simgesi olmaya layık görüldü. Bu simge o kadar önemliydi ki 1844 yılında Tanzimat Döneminde resmileşen ay-yıldızlı Türk Bayrağı’nın yanında resmileşen ikinci bağımsızlık simgesi olmuştur. Yine o bayrak bazı düzenlemelerle Kurtuluş Savaşı ve sonrasında Türk Milleti’nin bağımsızlık simgesi olarak tepelerde, kalelerde, tersanelerde, donanmalarda dalgalanıp gökleri süslerken, 12 Mart 1921’den sonra Türk Milleti gökleri inleten bir marşa sahip olmanın gururunu yaşamıştır.


İstiklal Marşı’nın gururunu yaşamak Türk milletinin fazlasıyla hakkıydı. Zira Kurtuluş Savaşı başlamış, ondan önce de yine aynı millet Çanakkale’de devrin en kuvvetli ve vahşi sömürgeci güçleriyle istiklâlinin temini için gırtlak gırtlağa boğuşmuştu. 18 Mart 1915’te kazanılan zafer İtilaf güçlerinden Rusya’nın yardım alamayıp iç sorunlarına boğulmasını ve savaştan çekilmesini sağlamış; İngiliz ve Fransız emperyalizmine Çanakkale’de geçit verilmeyerek, Boğazlar, Türkiye’nin kalbi kurtarılmıştır. Kurtuluş Savaşı’nın provası olan bu büyük zafer, milletin harap ve bitap olmasına rağmen birlik beraberlik ruhuyla neler başarabileceğini göstererek İstiklal Harbi’ne ümit ışığını yansıtmıştır. Ayrıca ismini devlet kademelerinde ve halkın nazarında ispat eden Mustafa Kemal Paşa, İstiklal Harbi’nin büyük önderi olabileceğini göstermiş, memleketin dört bir yanı işgal altındayken, tüm ümitler sönmek üzereyken dahi birlik ve beraberlik ruhunu ayağa kaldırarak hür Türkiye’ye açılan kapıları aralamıştır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu